Gebelikte tedavi edilmeyen depresyon, fetüsün gelişimini olumsuz etkiliyor

Ruh Sağlığı Tedavisiyle Gebelik Depresyonu Önemseniyor

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı birimi, gebelerin yaşadığı depresyonu psikoterapi yönetimiyle atlatmalarını sağlayarak fetüs gelişimini koruma amacıyla bir çalışma gerçekleştirdi.

Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi (KLP) Birimi tarafından yürütülen çalışma, Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı ile işbirliği içinde, gebelikte sıkça görülen yorgunluk, uyku problemleri, kaygı, endişe gibi belirtilerle benzerlik gösteren depresyonu tedavi etmeyi hedefliyor.

Depresyonun, ilaç kullanımı kadar fetüs gelişimini de olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan KOÜ Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aslıhan Polat, gebelik sırasında depresyonun doğru tanımlanması gerektiğini ve tedavi edilmemesi halinde ciddi riskler taşıdığını belirtti.

Gebelik depresyonunun gebelik sonrası dönemi de etkilediğine dikkat çeken uzmanlar, psikoterapi ve uygun ilaç tedavisi kombinasyonuyla depresyonun kontrol altına alınabileceğini vurguluyor.

Gebelik sürecinde depresyonun doğru bir şekilde yönetilmesi, anne ve bebek sağlığı için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, duygusal ve psikolojik destek almak, hem anne hem de bebek için olumlu sonuçlar doğurabilir.

Psikoterapinin Önemi Anlaşıldı

33 haftalık gebe Ayşenur Çağla Öz, doktor önerisiyle KLP birimine başvurarak aldığı psikoterapinin olumlu etkilerini hissettiğini belirtirken, kendisini artık daha hazır hissettiğini ifade etti.

Gebe depresyonunun etkileriyle mücadelede psikoterapinin önemine vurgu yapılırken, doğru tedavi yöntemleriyle hem anne hem de bebeğin sağlıklı bir gebelik süreci geçirmesi hedefleniyor.

Habere ilişkin görsel için tıklayınız.

Günün öne çıkan haberleri

TIKLAYIN | İstanbul için beklenen kar Trakya’dan geliyor

TIKLAYIN | 20 kilo altını çalarak kayıplara karıştılar

TIKLAYIN | Suriye’de “nasıl bir yönetim” tartışmaları sürüyor; otobüsler ikiye bölündü, kadınlara başörtüsü telkini, içkili mekânlara uyarı

TIKLAYIN | Savcı adayı Mithat Can Yalman, otel odasında ölü bulundu

TIKLAYIN | Masterchef’te ikinci finalist belli oldu

TIKLAYIN | Bir alkol grubuna daha zam geldi

Related Posts

Sadece 30 gün şekersiz yaşayın… Vücudunuzda neler değiştiğine inanamayacaksınız

Günlük hayatın görünmez bağımlılığı olan şeker, yalnızca damak tadımızı değil, bedenimizin işleyişini de etkiliyor. Sadece 30 gün boyunca ilave şekeri kesmek zihinsel berraklıktan karaciğer sağlığına, cilt gençliğinden bağışıklık sistemine kadar vücutta adeta sessiz bir devrim başlatıyor.

Uzmanından yaz tatili uyarısı: Adet geciktirici ilaçlar tehlikeli mi?

Kadınların özellikle yaz döneminde tatil planlarına göre adet dönemini ertelemek istediğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Evrim Bostancı Ergen, “Adet geciktirici ilaçlar kısa süreli kullanımda kalıcı bir risk oluşturmasa da, kesinlikle bir alışkanlığa dönüşmemelidir” dedi.

Doç. Dr. Doğan: Tekirdağ’da 200 kene tutunması vakasında bulaşıcı hastalığa rastlamadık

Doç. Dr. Doğan: Tekirdağ’da 200 kene tutunması vakasında bulaşıcı hastalığa rastlamadık

Sağlık Bakanlığı’ndan 81 ile yazı gitti

Bakan Memişoğlu’nun talimatıyla hız kazanan denetimler kapsamında; ocak ayında 38, nisan ayında 53 müfettişle başlatılan iki ana teftiş seferberliğinde 19 ilde yer alan 206 hastane denetlendi. Tespit edilen sorunlar çözülerek sağlıkta hizmet kalitesi yükseltildi.

Üzüntü, korku, kayıp tetikleyebiliyor! Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’

Kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan bu durumun, çoğunlukla duygusal şoklara verilen biyolojik bir yanıt olarak geliştiğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yoğun stres veya duygusal travmaların tetiklediği ve kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan ‘kırık kalp sendromu’ hakkında bilgi verdi.

Genetiğin şifresi sporun yol haritasını çiziyor

Yapay zeka destekli genetik testler, sporcuların potansiyelini ortaya koyarak başarıya giden yolu bilimsel verilerle çiziyor. Prof. Dr. Zeynep Ocak, bu testlerin çocukların hangi spor dalında parlayabileceğini, sakatlık risklerini ve en uygun antrenman yöntemlerini belirlemede nasıl bir rehber olduğunu anlattı.